Tweet |
Koyulhisar'da El Ayah hastalığı vakalarında gözle görülür derecede artışlar oldU.Öğrencilerin birbirleriyle teması nedeniyle bulaşan hastalık el ayak ve ağızda sıkça görülüyor.Su çiçeği gibi döküntülü viral bir hastalık olan El Ayak hastalığı Koyulhisar'da salgın bir şekilde.Çocukların özellikle el temizliğine dikkat etmeleri ve ortak eşya kullanmamaları gerekmektedir.Okulların tuvalet ve çevre temizliğine, hijyen koşullarına dikkat edilmesine, özellikle okulda dağıtılan yemeklerin doğru depolama ve saklama koşullarına uygun saklandığından emin olunmasına, çevre temizliğine ve iyi havalandırmaya dikkat etmeleri gerekiyor. Kalabalık ortam, aşırı kalabalık sınıflar, çocukların iç içe bir arada olduğu sınıflarda enfeksiyon riski her zaman için daha fazladır.
Ağız içinde veya çevresinde ülser adı verilen yaralar oluşur. Ağız dışında ellerde, ayaklarda ve bacaklarda da belirtilere neden olabilir. Yetişkin hastalar arasında da çocuklar arasında da temas yoluyla yayılır. Temizliğin ve iyi hijyen koşullarının, hastalığı önlemede önemli ölçüde olumlu etkisi vardır. El ayak hastalığının başkalarına yayılmasını önlemek için iyi bir kişisel hijyen şarttır. Oluşan kırmızı lezyonlar kabarcık görünümündedir. Bu kabarcıklarla herhangi bir sebepten temas edilmesi halinde kişi mutlaka ellerini yıkamalıdır. Her yaştan kişi bu hastalığa yakalanabilir, ancak 5 yaşın altındaki çocukların hastalığa yakalanma olasılığı daha yüksektir. Aynı zamanda yaz ve sonbaharda bulaşma ihtimali daha yüksektir. Tedavi süresi iki haftadan daha kısa sürebileceği gibi daha uzun da sürebilir. Fakat bazı çocuklarda menenjit gibi ciddi sorunlara neden olabilir.
Semptomlar, enfeksiyon vücuda alındıktan 3 ile 6 gün sonra gelişmeye başlar. Bu dönemde hastalık henüz oluşma aşamasındadır. Genellikle ağzın arkasında kabarcık oluşturan ve ülsere dönüşebilen küçük kırmızı noktalar olarak başlarlar. Bir veya iki gün içinde avuç içlerinde ve ayak tabanlarında kırmızı benekli ve bazen kabarcıklı bir deri döküntüsü de gelişebilir; dizlerde, dirseklerde, kalçalarda veya genital bölgede de görülebilir. Herkes bu semptomların hepsini göstermez. Bazı insanlar, özellikle yetişkinler hiç semptom göstermeyebilir, ancak yine de virüsü başkalarına bulaştırabilirler. Ateş oluşumundan sonra karakteristik kabarcıklar ve döküntüler oluşur. Döküntü genellikle düz kırmızı noktalar şeklindedir. Lezyonlar, ellerin ve ayakların tüm yüzeylerinde görünebilir. Çok nadiren virüs, beyin ve omuriliğin iç yüzeyini etkileyerek nöbetler, konfüzyon, kararsızlık ve halsizlik gibi daha ciddi semptomlara yol açabilir. Belirtiler şunlardır:
El ayak ve ağız hastalığı viral yani virüsler yoluyla yayılarak enfeksiyon oluşturan bir hastalıktır. Bu hastalığa neden olan virüs Coxsackievirus adı verilen bir virüstür. Coxsackievirus, enterovirüs adı verilen bir virüs ailesindendir. Bazı durumlarda, diğer enterovirüs türleri de bu hastalığa neden olabilir. Bu virüsler normalde ağız ve anüs yoluyla yayılma özelliği gösterir. Genellikle el ayak ağız hastalığı bulunan bir kişinin tükürüğünde, mukusunda, dışkısında ve kabarcık sıvısında virüsler barınır. 10 yaşın altındaki çocuklar, özellikle 5 yaşın altındakilerin bu hastalığa yakalanma riski en yüksektir çünkü bağışıklık sistemi, birçok küçük çocukta hastalıkla savaşacak antikorları henüz geliştirmemiştir. Aynı zamanda yeterli beslenmemek ya da başka bir hastalığa sahip olmak gibi faktörler de bağışıklığı etkileyebileceği için kişiyi hastalığa açık hale getirebilir.
Virüsler insandan insana kolayca yayılabilir. El ayak ağız hastalığına neden olan virüsler yaygındır ve özellikle bağışıklık sistemi düşük olan çocukları etkiler. Ev içinde özellikle çocuklar arasında kolay ve hızlı bir şekilde yayılabilir. Hamile kadınlar da dahil olmak üzere birçok yetişkin, genellikle semptomlar olmadan bu hastalığı geçirirler. Çocuk bakım ve eğitim ortamlarında ciddi salgınlar meydana gelebilir. Genellikle hastalığın ilk haftasın en bulaşıcı olduğu dönemdir. Fakat hastalık bulunan kişiler enfeksiyon başladıktan sonraki 1-3 hafta boyunca solunum yollarından (burun, ağız ve akciğerler) ve haftalar boyunca dışkılarından virüsü yaymaya devam ederler. Aynı zamanda oluşan cilt kabarcıkları, kabuklu hale gelinceye ve kabarcıklarda sıvı kalmayıncaya kadar bulaşıcıdır. Virüs aşağıdakiler nedeniyle kişiden kişiye bulaşabilir:
Doktorlar genelde fizik muayene ile el ayak ağız hastalığı teşhisi koyarlar. Bu hastalığı diğer viral enfeksiyonlardan ayıran hastanın karakteristik özelliklerine doktor tarafından bakılır. Hastanın yaşı genellikle 10 yaşın altında ve semptomlar ateş ve boğaz ağrısı şeklindedir. İki veya üç gün içinde ağızda ve daha sonra avuç içlerinde ve ayak tabanlarında su çiçeğinden daha küçük kırmızı yaralar belirir. Bazen, bu teşhisi doğrulamak için bir laboratuvar testi gerekebilir. Doktorlar kanda ilgili antikorları veya viral materyalleri arayabilir veya inceleme için boğaz ve dışkı örneklerini laboratuvara gönderebilir. Doktor ciddi seyreden bazı hastalarda menenjitten şüphelendiğinde, omurilik sıvısının laboratuvarda incelenebilmesi için lomber ponksiyon (spinal tap) yapabilir.
Belirtilerden herhangi biri mevcutsa, özellikle çocuklar acilen bir doktora görünmelidir. Aynı zamanda tedavi sürecinde toplu alanlardan uzak durulmalıdır. El ayak ağız hastalığını tedavi edecek veya iyileştirecek herhangi bir ilaç yoktur. Bu nedenle ebeveynlerin yapabileceği tek şey doktor kontrolünde ateşi ve ağrıyı azaltmaktır. 1 yaşından büyük çocuklarda, ağız ülseri ağrısını hafifletmek için çeşitli sıvı ağız yatıştırıcı ilaçlar doktorlar tarafından reçete edebilir. Aynı zamanda el ayak ağız hastalığı olan çocukların bol sıvı tüketmesi gerekir. Kabarcıkların içinde bulunan sıvı bulaşıcı olduğu için kasıtlı olarak patlatılmamalıdır. Ağrılı ağız yaraları bazı çocukları sıvı yutma konusunda isteksiz hale getirebilir, küçük çocukların yeterince sıvı içtiğinden emin olmak çok önemlidir. Fakat eğer uzun süreli susuzluk söz konusu ile acil müdahale ile meydana gelebilecek dehidrasyon probleminin önüne geçilmelidir.
El ayak hastalığını önleyecek bir aşı yoktur. Virüs, kabarcıklar düzeldikten birkaç hafta sonra dışkıyla da bulaşmaya devam edebilir. Kişisel hijyen her bulaşıcı hastalıkta olduğu gibi bu hastalıkta da korunmak için önemlidir. El ayak ağız hastalığı olan çocuklar, kabarcıkları kuruyana, kızarıklıkları ve ateşi geçene kadar okuldan uzak tutulmalıdır. Bu uzaklaşma döneminde, bu çok bulaşıcı hastalığın yayılmasını önlemek için oyun alanları ve kurslar gibi başkalarıyla temas halinde olacakları etkinliklerden ve yerlerden de kaçınmalıdırlar. Özellikle çocukları tuvalete götürme ve bez değiştirme gibi eylemler sırasında sağlanan hijyen çok önemlidir. Eğer el ayak hastalığı olan kişiyle aynı ev paylaşılıyorsa ayrı yeme ve içme kapları kullanılmalı, kişisel hijyen malzemeleri ve giysiler paylaşılmamalıdır. Kirli giysiler, yüzeyler ve oyuncaklar mutlaka temizlenmelidir. Korunmak için yapılması gerekenler şunlardır:
Çocuklar arasında yaygın olan hastalıklardan korunmak kolay olmayabilir fakat verilen hijyen eğitimi bu dönemde çok önemlidir. Eğer çocuklarda ateş ve kırmızı kabarıklıklar görülüyorsa en kısa sürede bir sağlık kurumuna başvurarak destek alınmalıdır. Aynı zamanda bu süreçte insanlarla etkileşim halinde olmalarının da önüne geçilmelidir.